1950-1970 arası brezilya ve dünya futbolu

brezilya en yetenekli takımdı ve kazanmak için yetenekli olmak yetiyordu. (aman 54 dünya kupasının en yetenekli takımı olan macaristan duymasın) devir yetenekli oyuncuların devriydi. en iyi oyuncular alt alta yazılır ve bir on bir oluşturulurdu. garrincha, didi, vava, pele hatta pele'nin yedeği amarildo...
sonuç; 12 senede kazanılan üç dünya kupası.
1970-1994 arası brezilya ve dünya futbolu

1982 dünya kupası bu durumu çok net ifade etti. futbol otoriterlerine göre tarihin en yetenekli brezilya kadrosu başarısız olurken kupayı italya kazanıyordu. hani 12 sene önce brezilya'dan 4 yiyen italya. hani galip gelemeden gruptan çıkan italya. en yeteneklilerin kazandığı devir kapanmıştı artık, modern futbol vardı. socrates, eder, falcao, serginho, zico gibi devrinin en yetenekli oyuncuları bir araya gelmişti fakat elleri bomboş yüreklerinde bir sızıyla ülkelerine döndüler. hala en yetenekli onlardı ama artık yetenek tek başına yeterli olmuyordu.
madem öyle 86 dünya kupasını neden arjantin kazandı diyen olabilir. hatırlatalım. o arjantin bir savunma takımıydı. takım halinde katı ve disiplinli savunma yapan hücum için maradona'nın sırtına binen bir takımdı. şanslarına dünya tarihinin en iyi oyuncusu ellerindeydi.
1990 brezilya için bardağı taşıran dünya kupası oldu. yine bir yetenek ve hücum takımı olarak katıldılar ve arjantin'e 1-0 yenilerek elendiler. doksan dakika sadece defans yapan arjantin, maradona'nın bir pası, canijya'nın bir koşusu ile maçı aldı kaçtı.
artık brezilya milli takımı yapılırken en yetenekli oyuncular alt alta yazılmayacaktı. 12 senede kazanılan üç şampiyonluktan bu yana 20 yıl geçmişti.
1994 brezilya ve değişim zamanı; kaptan carlos dunga.

oysa brezilya kaybetmekten bıkmıştı artık sadece kazanmak istiyorlardı. takımın başına carlos alberto parreira getirildi. parreira, dörtlü sağlam bir defans önlerinde bir ön libero ile önce gol yememeyi hedefleyen nasılsa yetenekli forvet oyuncularımız bir şekilde gol atar diye düşünen bir takım kurdu. futbolcu dunga, o takımın kaptanı ve omurgasıydı. o zamana kadar bir brezilya takımında ön libero pozisyonunun olacağını düşünmek kulağa delice gelirken artık takım, o pozisyonun üzerine kuruluydu.
ve evet brezilya tekrar dünya şampiyonuydu. modern futbol yetenek ile birleşti. finalde kimi yendiler dersiniz? elbette italya, yenemeseler de yenilmemeyi öğrenmişlerdi.
1998 dünya kupası
bu dünya kupası brezilya açısından iki özel duruma sahne oldu. birincisi daha iyi bir taktik ile sahaya yayılan fransa rakipleri olmuştu. daha iyi derken bir yerine iki ön libero kullanıyorlardı. ve daha önemli olan; izlediğim en iyi forvet oyuncusu olan ronaldo; o baskıyı kaldıramamıştı. brezilya halkı için dünya kupasını kazanmak doğal sonuçtur ve bunu beklerler. ronaldo başaramadı ve sonrasında kariyeri asla aynı seviyeye gelemedi.
2002 dünya kupası
brezilya başarılı olurken takımda iki ön libero olduğunu söylememe gerek var mı?
2006 dünya kupası-brezilya ve sonrası

o kupayı kazanan italya olmuştu. yine italya yine değişim ha. bunun üzerine brezilya 1994 dünya kupasını hatırladı. o takımın kaptanı olan dunga'ya sınırsız yetki verilerek eti senin kemiği bizim, istediğini al, istemediğini alma, ne yaparsan yap bize kupayı getir dendi.
2010 dünya kupası kadrosu
dunga'yı, geçmişini, oyunculuğunu ve kazanma isteğini düşününce çok da şaşırtmadı. çift ön libero için uygun adamlar; gilberto silva, kleberson, melo üçlüsünden ikisi. top rakipteyken alan savunması yapabilen topa sahipken elli metre tek top atabilen, oyunu süratlendiren bir oyuncu; elano. zaten ilk on biri yaparken alves'e göre maicon'u tercih etmesi de çok şey anlatıyor. ronaldinho, adriano gibi oyuncuları tercih etmeme sebebi malumunuz, yetenekliler ama taktik disiplin içinde olmaları, dunga sistemine uyum sağlamaları, tempoyu kaldırmaları zor . pato tercihi şaşırtıcı ama grafite ve fabiano gibi pivot santrafor özelliği olan oyuncuları tercih etmesi bize ipucu veriyor. bana kalsa kadroya alır hiç değilse işler sıkışınca oyuna alırdım ama belki de takım sahada oynarken sürekli kulübedeki yedeğin gündeme gelmesinden hoşlanmayan biridir. 2006 kupasındaki yıldız düzeninden tekrar takım düzenine geçiliyor.
brezilya bu dünya kupasında en iyi takım, en güzel futbol oynayan takım, en yetenekli oyuncuların olduğu takım olarak anılmak istemiyor istedikleri; dünya kupasını kazanan takım olarak anılmak. kulübedeki ismin bize söylediği bu.

